Kimola Bülten #103: Instagram'da yüz fotoğraflarını daha çok beğeniyor muyuz?
İletişim ve araştırma profesyonelleri için hazırlanan içgörüler, tüketicileri anlamaya yönelik araştırmalar ve tüketici verilerinin kullanım dünyası ile ilgili bu haftanın öne çıkan haberleri sizlerle!
Kimola'dan Çeşitlilik Avatarları Duyurusu!
Video Oyunlarının Yetişkinler Arasındaki Popülerliği
Statista’nın yaklaşık 40 ülkeden 7.000 kişinin katılımıyla gerçekleştirdiği bir araştırma, video oyunların sadece çocuklar arasında popüler olmadığını, dünya çapında milyonlarca yetişkinin de oyun konsollarını, bilgisayarları ve giderek artan oranda cep telefonlarını kullanarak video oyunları oynadığını ortaya koyuyor. Araştırmanın öne çıkan verilerine göre, en fazla yetişkin oyuncuya sahip ülke, bölgedeki katılımcıların yaklaşık %91'inin oyuncu olarak tanımlandığı Birleşik Arap Emirlikleri olarak karşımıza çıkıyor. BAE aynı zamanda ara sıra oyun oynayan kişi sayısında da ilk sırada yer alıyor. Ek olarak Nijerya, Endonezya, Çin ve Hindistan en çok mobil oyun oynayan ülkeler. Japonya her ne kadar geleneksel olarak video oyunlarıyla ilişkilendirilen bir ülke olsa da, yetişkinler arasında oyun oynama konusunda en düşük oranlarından birine sahip.
TikTok Canlı Yayınları
Ipsos ve TikTok işbirliğiyle her birinden 250 katılımcıyla 9 ülkede gerçekleştirilen araştırma, Tiktok'un kullanıcılarının diğer platformlara göre daha çok canlı yayın odaklı olması nedeniyle diğerlerinden ayrıştırdığını gösteriyor. Araştırmanın öne çıkan bulguları, her 5 TikTok kullanıcısından 1'inin canlı yayın izlediğini ve bu grubun %62'sinin her gün izlediğini ortaya koyuyor. Bu da, markalara hedef kitleleriyle günlük olarak gerçek zamanlı olarak etkileşim kurma fırsatı sunuyor. Araştırma ayrıca, 3 TikTok canlı yayın kullanıcısından 1'inin TikTok'u markalarla bağlantı kurmak için tercih ettiğini gözler önüne seriyor. Öte yandan TikTok kullanıcılarının %50'si, TikTok canlı yayınlarını izledikten sonra bir şeyler satın aldığını söylüyor.
İnsanların Reklamlar Hakkındaki Görüşleri
Araştırma platformu Appinio’nun Birleşik Krallık’ta 1.000 katılımcı ile gerçekleştirdiği bir araştırma, tüketicilerin dijital yayın hizmetleri için ödeme yapma tercihlerini inceliyor. Araştırmanın önemli çıktılarına göre, katılımcıların yarısından biraz fazlası (%53) dijital yayın platformlarında reklam izlemeyi tercih etmiyor. Reklamlardan en rahatsız bireyler ise, Z Kuşağı (%61) olarak karşımıza çıkıyor. Bununla birlikte, katılımcıların yarısı (%51) reklamlardan kaçınmak için ek bir ücret ödemeye istekli görünmüyor.
Tüketiciler ve Bilinmeyen Numaralar
TNS adına Kantar'ın 18-64 yaşları arasındaki 1.000 ABD’li tüketici ile gerçekleştirdiği araştırma, katılımcıların dörtte üçünün, bir numarayı tanımazlarsa aramaya asla cevap vermediğini ortaya koyuyor. Araştırmanın dikkat çeken verileri, sesli aramaya yönelik tüketici güvenindeki eksikliğin, markalı arama için güçlü bir talep oluşturduğunu gösteriyor. Buna göre katılımcıların %78'i, arama ekranında bir markanın logosunu ve adını görürse, aramayı yanıtlamaya daha istekli olduğunu söylüyor. Öte yandan, arama yanıtlama oranlarını iyileştirmek ve arama kampanyalarının verimliliğini artırmak isteyen markalar için, tüketicilerin geleneksel iş saatlerinde etkileşime girme olasılığı daha yüksek görünüyor. Veriler, tüketicilerin %64'ünün, normal iş saatleri içinde gelen markalı bir aramayı (marka logosu ve/veya adı) iş saatleri dışında gelen aramalardan daha fazla yanıtladığını gösteriyor. Ek olarak, tüketicilerin %57'si, normal çalışma saatleri içinde (9:00-17:00) markalardan gelen aramalara, mesai saatleri dışında gelen aramalardan daha fazla güveniyor.
Tüketici ve Moda Trendleri
TNS adına Kantar'ın 18-64 yaşları arasındaki 1.000 ABD’li tüketici ile gerçekleştirdiği araştırma, katılımcıların dörtte üçünün, bir numarayı tanımazlarsa aramaya asla cevap vermediğini ortaya koyuyor. Araştırmanın dikkat çeken verileri, sesli aramaya yönelik tüketici güvenindeki eksikliğin, markalı arama için güçlü bir talep oluşturduğunu gösteriyor. Buna göre katılımcıların %78'i, arama ekranında bir markanın logosunu ve adını görürse, aramayı yanıtlamaya daha istekli olduğunu söylüyor. Öte yandan, arama yanıtlama oranlarını iyileştirmek ve arama kampanyalarının verimliliğini artırmak isteyen markalar için, tüketicilerin geleneksel iş saatlerinde etkileşime girme olasılığı daha yüksek görünüyor. Veriler, tüketicilerin %64'ünün, normal iş saatleri içinde gelen markalı bir aramayı (marka logosu ve/veya adı) iş saatleri dışında gelen aramalardan daha fazla yanıtladığını gösteriyor. Ek olarak, tüketicilerin %57'si, normal çalışma saatleri içinde (9:00-17:00) markalardan gelen aramalara, mesai saatleri dışında gelen aramalardan daha fazla güveniyor.
Siz de kendi yüzünüzün olduğu fotoğraflarınızın, paylaştığınız diğer fotoğraflardan daha fazla beğeni aldığını fark ettiniz mi? Ya da takip ettiğiniz kişilerin yüzlerinin olduğu fotoğrafları daha çok beğenme eğiliminde olduğunuzu düşünüyor musunuz?