Kimola Bülten #57: Benzemez kimse tüketicime.
İletişim ve araştırma profesyonelleri için hazırlanan içgörüler, tüketicileri anlamaya yönelik araştırmalar ve tüketici verilerinin kullanım dünyası ile ilgili hazırladığımız Kimola Bülten ile sizlerleyiz! Haftalık bültenimize abone olmak isterseniz şu linkten abone olabilir, Kimola'dan tüketici içgörüleri edinmek ve tüketici araştırmalarımız hakkında daha fazla bilgi almak isterseniz de şu linkten bize ulaşabilirsiniz.
İçgörülü bir hafta olsun!
Reklamlardaki kişiler tüketiciyi yansıtmıyor
YouGov tarafından 17 farklı pazarda 509 ile 2.012 arasında değişen örneklem büyüklükleriyle 18 yaş ve üstü kişilerle yapılan yeni bir küresel anket, çeşitli temsillerin yokluğunda, reklamların hala tam olarak etkili olamadığını gösteriyor. Araştırmada katılımcıların “Reklamlarda gördüğüm kişilerin benim gibi insanları tamamen temsil ettiğini hissediyorum.” ifadesine katılıp katılmadıkları sorulduğunda, küresel olarak tüketicilerin beşte ikisinden fazlası (%44), reklamlarda gördükleri insanlar tarafından tam olarak temsil edilmediğini düşünüyor. Ayrıca veriler, Avrupa'daki tüketicilerin, bu ifadeye katılmama oranının daha yüksek olduğunu gösteriyor (örn. Almanya: %60, İsveç: %59). Araştırmanın verilerine bakıldığında, tüketicilerin reklamlardaki kişilerde daha fazla çeşitlilik aradığını söylemek doğru olur.
Pandemi başlangıcından beri anneler daha fazla alkol tüketiyor
RTI International tarafından Ulusal Alkol Suistimali ve Alkolizm Enstitüsü için yürütülen araştırma, pandeminin başlangıcından bu yana alkol tüketimindeki artışın ABD'de devam ettiğini ve rakamların özellikle küçük çocuklu anneler için şok edici olduğunu ortaya koyuyor. Araştırmanın verileri Şubat 2020 ile karşılaştırıldığında, Nisan (%36) ve Kasım 2020'de (%39) alkol tüketiminin büyük oranda arttığı görülüyor. Dikkat çeken bir başka veri ise, Şubat'tan Kasım'a kadar ortalama alkol tüketimdeki en büyük artışın %323’lük bir oranla 5 yaşından küçük çocuğu olan kadınlar arasında olması. Tüm bunlar COVID-19 pandemisinin beraberinde getirdiği stres, kaygı ve depresyon ile başa çıkmak için özellikle kadınların alkol tüketimine yöneldiğini gözler önüne seriyor.
Video görüşmelerin arka planı
Researchscape International’ın 1.000 ABD'li tüketiciyle gerçekleştirdiği araştırma, görüntülü konuşmaların faydaları ile yarattığı istenmeyen zorlukları ele alıyor. Araştırmanın öne çıkan verilerine göre, yanıt verenlerin %70’i katılımcıların kendileriyle çok veya aşırı derecede ilgili olduğunu hissettiklerini, %57'si de görüntülü aramaların kendilerine başkalarıyla daha anlamlı bağlantılar sağladığını belirtiyor. Ayrıca, ABD'li tüketicilerin 3’te 2’sinden fazlası (%69), pandemi öncesine kıyasla görüntülü konuşmalarda çok daha fazla zaman harcadıklarını söylüyor. Hal böyle olunca, görüntülü aramalar sırasında katılımcıların %28’i lavaboya gittiğini, %18’i giyindiğini, %16’sı görüşmeden erken ayrılmak için kötü bir internet bağlantısı taklidi yaptığını ve %15’i market alışverişi yaptığını ifade ediyor. Öte yandan, katılımcılara görüntülü arama yapmakla ilgili sevmedikleri faktörler sorulduğunda, katılımcıların %39’u video görüşmeleri sırasında “duyulmadığını” veya “anlaşılmadığını” belirtiyor. Buna ek olarak, Amerikalıların %28'i görüntülü konuşmalar için "hazırlanmak" zorunda kalmaktan hoşlanmıyor. Son olarak, katılımcıların %18'i bir ekran izleyerek konuşmaları takip etmenin çok zor olduğunu iddia ediyor.
Sosyal medya bir hayat değiştirici mi?
OnePoll’un CeraVe adına 18-40 yaş arası 2.000 ABD’li tüketici ile yaptığı araştırmanın çıktıları, katılımcıların %55'inin hayatlarını değiştiren bir şeyle sosyal medya aracılığıyla tanıştığını gösteriyor. Katılımcılara ne satın almak için sosyal medyadan etkilendikleri sorulduğunda, listede yalnızca teknoloji ve giyimin değil, cilt bakım ürünlerinin de yer aldığı görülüyor. Katılımcıların 3’te 1’inden fazlası, telefon uygulamalarından hayat değiştiren bazı teknolojilerle tanışırken, 4’te 1’i en sevdikleri iç çamaşırlarını ve geceliklerini bulduklarını söylüyor. Cilt bakımı söz konusu olduğunda ise, ankete katılanların %39'u sosyal medyanın kendilerini yeni bir ürün denemeleri konusunda etkilediğini belirtiyor. Ayrıca cilt bakımı videoları, katılımcıların çevrimiçi olarak en çok ilgi gösterdiği cilt bakımı içeriği olarak karşımıza çıkıyor (Z kuşağı %44 ve Y Kuşağı %35). Öte yandan, en sevdikleri ürünleri nerede bulduklarına bakılmaksızın, ankete katılanların %78'i hangi ürünleri kullandıkları konusunda çok titiz olabileceklerini belirtirken, %55'i yüz temizleyicileri konusunda seçici olduklarını söylüyor.
Tüketiciler önce yorumları okuyor
Digital.com tarafından Amerika’da çevrimiçi alışveriş yapan 1.250 kişi ile gerçekleştirilen araştırma, çevrimiçi müşteri incelemelerinin önemini ortaya koyuyor. Araştırmanın öne çıkan bulgularına göre, çevrimiçi alışveriş yapanların %54'ü satın aldıkları her şey için yorumları okuyor. Ayrıca, alışveriş yapanların neredeyse 5’te 2’si (%39), 100'den fazla yoruma sahip işletmelerin daha güvenilir göründüğünü söylerken, ankete katılanların %19'u yalnızca 100 ABD dolarının üzerindeki satın alma işlemleri için yorumları okuduğunu belirtiyor. Öte yandan, erkek müşterilerin %30'u olumlu yorumların satın alma kararlarını etkilediğine inanırken, kadınların %22'si müşteri incelemelerinin davranışlarını etkilediğini söylüyor.
İlginç Bilgiler
"Pablo Diego José Francisco de Paula Juan Nepomuceno María de los Remedios Cipriano de la Santísima Trinidad Martyr Patricio Clito Ruíz y Picasso"